İmam-ı Birgivi Hazretleri, şerri hukuktan ve ehlisünnet itikadından zerre kadar taviz vermeyen sarsılmaz bir imana sahipti.
Döneminde Devlet-i Ali Osmaniyye'de Kur-an-ı Kerim'in para karşılığında okunup okutturulmasına, herhangi bir ibadetten para alınmasına en sert muhalefeti o yapmıştır. Kadıların, muhtesiplerin ve diğer devlet görevlerinin rüşvet alması, ehil olmayan kişilere ve onların çocuklarına ilmi ve idari büyük makamlar verilmesi ve bu yüzden toplumda cehaletin, batıl inanışların, bidatların artmasına karşı mücadele etmiştir. Devleti yöneten kişilerden din görevlilerine kadar toplumun her zümresinde gördüğü bozuklukları yaptığı vaazlarda ve yazdığı eserlerde keskin bir dille eleştirdi.
Bu konuda zamanın alimleriyle yazılı ve sözlü münazaralara (tarışmalara - reddiyelere) girmiştir. Hatta devrin şeyhül İslamı Ebusuud Efendi’nin verdiği bir fetvayı yırtıp atacak kadar cesur ve davasına sadık bir zattır.